Hz. Osman (radiyallahu anh)’dan hikmetli sözler

“En akilli insan; nefsini hesaba çeken, onu iyi idare eden, ölümden sonrasi için amel isleyen ve kabir

karanligi için Allah’in nurundan istifade edendir.”

“Kul, gözleri gördügü hâlde Allah’in kendisini âmâ olarak diriltmesinden korksun! Hikmetten anlayana

manali bir söz kâfidir. Manen sagir olanlar, zaten hakki duyamazlar…”

“Bes sey muttakilerin (salihlerin) alametidir:

1. Dinî gayret içinde olanlarla beraber olmak.

2. Nefsini islah edip diline hâkim olmak.

3. (Allah sevgisini unutturan) dünyaliklardan nefsine hos gelen bir seye eristiginde onun zarar-ziyanini

ayirt edebilmek, dinden kendisine az bir sey bile nasip oldugunda onu da ganimet bilmek.

4. Haram karisir endisesiyle midesini helalden (de olsa) doldurmamak (ve riyazat içinde

yasayabilmek).

5. Bütün insanlarin kurtuldugunu, yalniz kendisinin mahvoldugunu düsünmek.”

“Gerçek mümin alti çesit korku içindedir:

1. Imanini kaybetme korkusu.

Zira ayet-i kerimelerde buyrulur:

“Rabbimiz! Bizleri hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi egriltme!..” (Âl-i Imran, 8)

“Ey iman edenler! Allah’tan, O’na yarasir sekilde korkun ve ancak Müslümanlar olarak can verin.”

(Âl-i Imran, 102)

2. Kiyamet günü kendisini rüsva edecek seylerin melekler tarafindan yazilmasi korkusu.

Zira ayet-i kerime’de buyrulur:

“Iste o gün (yer) Rabbinin ona bildirmesiyle bütün haberlerini anlatir.” (ez-Zilzal, 4-5)

3. Amelinin seytan (aleyhi’l-la’ne) tarafindan bosa çikartilmasi korkusu.

Zira ayet-i kerimelerde buyrulur:

“(Iblis) dedi ki: Rabbim! Beni azdirmana karsilik ben de yeryüzünde onlara (günahlari) süsleyecegim

ve onlarin hepsini mutlaka azdiracagim! Ancak onlardan ihlasli kullarin müstesna.” (el-Hicr, 39-40)

4. Ölüm melegi Azrail’e gaflet içindeyken ve ansizin yakalanma korkusu.

Ayet-i kerimede buyrulur:

“Ve sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine ibadet et!” (el-Hicr, 99)

Hadis-i serifte buyrulur:

“Kisi yasadigi hâl üzere ölür ve öldügü hâl üzere hasrolunur.” (Müslim, Cennet, 83; Münâvî, V, 663)

Nitekim Hazret-i Osman -radiyallahu anh- Kur’an ile yasadi, Kur’an’i infak etti ve Kur’an okurken

sehit edilerek rahmet-i Rahman’a kavustu.

5. Dünya ile magrur olup ahiretten gafil kalma korkusu.

Ayet-i kerimede buyrulur:

“…Bu dünya hayati, aldatma metaindan baska bir sey degildir.” (Âl-i Imran, 185)

6. Çoluk-çocuguyla fazlaca mesguliyete dalip Allah Teâlâ’nin zikriyle yeterince mesgul olamama

korkusu.”

Ayet-i kerimede buyrulur:

“Biliniz ki, mallariniz ve çocuklariniz birer imtihan sebebidir ve büyük mükâfat Allah katindadir.” (el-

Enfal, 28)

“Muhakkak ki dünya fâni, ahiret ise bakidir. Fâni olan sizi simartip azdirmasin, baki olandan

alikoymasin. Siz, bakiyi fâni olana tercih ediniz. Dünya sonludur, dönüs Allah’adir. Allah’tan

korkunuz.” (Ibn-i Ebi’d-Dünyâ, Mevsû‘a, I, 77)

“Ecel gelip çatmadan yapabileceginiz iyiligi hemen yapiniz.”